Dilbilim, dil yetisinin ve doğal dillerin bilimsel olarak incelenmesidir. Dil yetisi, insanın doğuştan sahip olduğu, fakat uyaranlar sayesinde ortaya çıkan bir özelliktir. Dil yetisinin gerçekleşmesi; konuşma, konuşulanları deşifre etme, yorumlama ve yeniden üretme gibi dilsel davranışlar ya da bu davranışların simgesel gösterimi(jest, resim, yazı ve diğer kodlar) biçiminde olabilir. Bu biçimler, toplumdan topluma farklılık gösterebilir. Bu farklılaşmadan diller doğmuştur.
Değişmeyen ve evrensel bir özelliğe sahip olan dil yetisi ve dil yetisinin görünmesi olan dillerin betimlemesini yapmak, dilbilimin temel görevidir. Ancak, bunu yaparken her türlü kuralcılıktan uzak, gözleme dayalı bir tutum sergiler. Bu gözlemler yapılırken, kullanılan bilimsel yöntemler sayesinde, dilbilimin alt alanları doğmuştur: sesbilim, sözdizim, anlambilim ve biçimbilim. Dilbilim, diğer bilim dallarından faydalanırken de, kendi yöntem ve terimlerini kullanır. Bu arada, alanlararası yeni bilim dalları doğmuştur: toplumdilbilim, sinirdilbilim, ruhdilbilim...
Dilbilimle çokça karıştırılan filolojinin amacı, eski edebî yapıtları açıklamak ve aydınlatmak, bu yapıtlarda söz konusu edilen uygarlıkların, gelenek ve göreneklerini yeniden canlandırmaktır.